TMMOB KADIN ÇALIŞMA GRUBU: ŞİDDETİN HER ŞEKLİNİ LANETLİYORUZ!!!

ŞİDDETİN HER ŞEKLİNİ LANETLİYORUZ!!!

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde, TMMOB’li Kadınlar olarak gericiliğe, yoksulluğa ve şiddete karşı, eşit ve özgür bir gelecek için herkesi dayanışmaya, örgütlenmeye ve ses çıkarmaya çağırıyoruz.

Kadın yaşamını değersizleştiren, kadını korumayan, kadın cinayetlerini ve kadına şiddeti adeta ceza indirimleri ve cezasızlıkla hoş gören, kadınların adeta bir “cins kırım’ına” doğduğu andan itibaren maruz kalmasını ve bu düzeni kabul etmiyoruz.

TMMOB’li Kadınlar olarak bu düzeni örgütlü yapımızla, birbirimize güvenimiz ve bağlılığımızla değiştireceğiz. Laik, eşit, özgür, aydınlık ve şiddetsiz bir ülkeyi hep beraber yeniden kuracağız.

Korkmadan, eğilmeden direnecek, birleşecek gücümüz var ve kazanacağız.

Unutmayalım ki, şiddet yalnızca bir suç değil, aynı zamanda bir toplumun yansımasıdır.

Kadınların, kız çocuklarının ve LGBTİQ+ bireylerin yaşadığı şiddet, sadece bireyleri değil, toplumları da derinden etkilemektedir. Bir toplumun oluşmasında kadının rolü ve gücü çok önemlidir. KADINLAR Her gün, ekonomik, dijital, psikolojik, fiziksel ve cinsel şiddete maruz kalmakta; karar ve uygulama mekanizmalarında ise çoğunlukla erkekler yer almaktadır.

Siyasi iktidar bu durumu değiştirmek için sesini çıkaramamakta, adeta sağır, dilsiz ve kör kalmaktadır. İstanbul Sözleşmesini iptal edip 6284’ü uygulamamakta ısrar ederek, şiddeti destekleyen yasa ve yönetmeliklerle adeta şiddeti meşru kılmaktadır.

KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR!! 6284’Ü UYGULA!!!

Toplumun her alanında gittikçe artan şiddetin sebebi AKP iktidarı döneminde siyasal islamın yarattığı totaliter, laiklik karşıtı tarikatlar, cemaatler ve dernekleri destekleyen, toplumu ayrıştıran politikalar olduğunu biliyoruz.

Şiddet, bir insan hakları ihlali olup, toplumda eşitlik, adalet ve özgürlük arayışını ve insan onurunu derinden sarsmaktadır.

Kadınların, kız çocuklarının ve LGBTİQ+ bireylerin özgür ve güvenli bir yaşam sürme hakkı, kadın erkek tüm toplumun sorumluluğundadır.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre;

2023 yılında, 315 kadın cinayetini işlenmiş, 248 şüpheli ölümün gerçekleştiği toplam 563 kadının katledildiği raporlanmıştır.  2024 Ekim ayında ise, 71 kadın öldürülmüş bunun 48’i kadın cinayeti 23’ü şüpheli ölüm olarak belirtilmiştir.

Bu nedenle, Kadınlar olarak, şiddeti durdurmak ve kalıcı çözümler üretmek için iktidarı ve muhalefeti artık harekete geçmeye çağırıyoruz.

Siyasi iktidara, muhalefete ve toplumun her kesimine buradan sesleniyoruz;

•             Şiddeti destekleyerek, kadınlara, çocuklara, LGBTİQ+ bireylere, hayvanlara ve ağaçlara yaşam hakkı tanımayanlara,

•             Bu cinayetleri görmezden gelenlere, hafifletici sebeplerle ceza indirimi sağlayanlara,

•             Kadınları eğitim, iş ve sosyal alanlarda yok sayarak, sadece evde hizmetli ve bakıcı olarak gören zihniyete,

•             Laiklik ve Cumhuriyet’in öngördüğü çağdaş eğitim sistemi yerine, İslami eğitim modelini esas alanlara,

•             Kadınların ve çocukların nafakasını kaldırmaya çalışarak kadını erkeğe mahkumiyetini yasallaştırmaya çalışanlara,

•             Ananın çocuğu ile bağ kurmasını sağlayan anadilini yasaklayanlara,

•             Evladının yıllardır nerede olduğunu bilmek için eylem yapan Cumartesi annelerine şiddet uygulayanlara,

•             Kadınların şiddete ve kadın cinayetlerine karşı yaptıkları eylemlere şiddetle karşı çıkıp şiddet uygulatanlara,

•             Ayrımcılık yaparak istismarı ve şiddeti affedenlere,

•             Laikliği ve anayasal eşitlik hakkını yok sayanlara,

•             6284'ü uygulamayıp İstanbul Sözleşmesi'ni iptal edenlere,

verilecek tek bir cevabımız var; Kadın hakları ve yaşamı üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçin!!! Çünkü BİZ KADINLAR eşitlikten, özgürlükten, yaşam tarzımızdan ve haklarımızdan VAZGEÇMİYORUZ!!!

Hayattan para için kopartılan yenidoğan bebeklerin, Narinlerin, Şirinlerin, Rojinlerin,  Ahoo Daryaei'nin, Mahsa Amini'nin sesi olmak ve bir canımızı daha elimizden almalarına izin vermemek için kadın dayanışmasının yaşatacağına inanmalı, yalnız olmadığımızı ve birlikte güçleneceğimizi bilmeliyiz.

Bu nedenle, eşit ve adil bir toplum oluşturmak için mücadele edeceğiz. Eşitlik, adalet ve insan hakları mücadelesinde TMMOB’li kadınlar olarak buradayız. Biz hiç yorulmadık, vazgeçmedik, boyun eğmedik. Yasta değil isyandayız, kadın cinayetlerinin hesabını soracağız.

Susmuyoruz, Korkmuyoruz, Vazgeçmiyoruz

Yaşasın Kadın Dayanışması!

Yaşasın TMMOB Kadın Örgütlülüğü!

YAŞASIN TMMOB!

TMMOB Kadın Çalışma Grubu